Zeynep ile Doğa
Annesi vefat etmesi sonucunda babası ile zorlu bir hayat sürdürüyordu. Hayatı boyunca sorunlarla yaşamış olduğu gibi babası her ne kadar ilgili olsa da annesinin yerini tutmuyor. Annesi olmadığı zaman gündüzleri güneşe bakardı onu hatırlardı gece olduğunda ise ay’ı seyrederek uyurdu. Annesinin kendisine masal anlattığını düşünerek bulutları takip ederdi. Başka türlü uyuyamadığı gibi geceleri bazen penceresinden yıldızları saymak istemiştir. Yeni komşuları taşınmıştı onun için yeni insanlar bir umut oldu. Güneşini kapatan bulutlar bir kez daha çekilerek ona neşe mutluluk sağladı. Her gün uyanınca komşusunu görmesi onun anne özleminin gidermesini sağlamıştı. Boş zamanlarını devamlı komşusunun yanında ona yardım ederek geçirmesi hayata tekrar bağlanmasını sağladı. Geceleri annesinin özlemini giderek her defasında rahatlamıştır.
Güneş ve Ay
Güneş ve ay birbirlerini hiç tanımamış ve görmemişlerdir. Ay güneşe aşık olarak her gün onun ışığı ile aydınlatır insanlara sevgisini gösterdi. Bazen tam olarak gözükür bazen de kaybolurdu. Güneş sevdiklerini kanatlarının altına almayı çok severdi. Sevgisinin anca kendisine yettiğini düşünüp başkasını asla sevemezdi. Ay saf bir duygu ile ona bağlanmış kendisine güzellik kattığına inanmıştı. Bir gün güneş her zamankinden çok daha parlaktı. Ay merakla güneşin kendisini karanlıktan kurtarmasını beklerken hiç beklenildiği gibi olmamıştı. Güneş kendisinden kaçıyordu ama ne olsun artık onu seven kimse kalmamıştı. Güneş yalnızlığın kendisine mutluluk getireceğini düşünse dahi öyle olmadığını anlamıştı. Uzayı aydınlatsa onlara sıcaklığını gösterse dahi artık kimse kalmayınca değerinin olmadığını anlamıştı. Kendisine değer veren çevresindekilerin olduğunu fark edince bir çok kişiyi kırdığını fark etmiştir.