Fakir olmak kaderimizde varsa eğer öyle yaşarız. Hayatın getirileri doğrultusunda hayatımızın şekillendiğini biliriz. Zengin olupta kıt kanaat geçinen insanlarda olur. Gelirleri giderlerin ne kadar olduğu önemlidir. Asıl zenginlik gönülden gelen zenginliktir. Sahip olduklarımız kadar insanlara ne kadar yardım eli uzatıp yardım edildiğidir. Maddi olarak fakir olabiliriz ama gönül zenginliğinin yerini hiç biri tutmaz.
Fakirlik suç değil, insanlar fakir doğabilir bulduğu işlerde kıt kanaat geçinebilir. Önemli olan tembellik yaparak yaşamını o şekilde devam ettirmek değil çalışarak fakir olmaktır. Çalışmayan bir insanın zengin olması söz konusu olmadığı gibi fakir yaşamak onun kaderinde vardır. Çalışan biri kaderi fakirlik varsa öyle yaşayabilir o durumdayken ayıplanmaz, yalnız kişi tembel olur çalışmaz çalışsa dahi işinden kaytarıyorsa eğer ayıptır. Fakirliğin ayıp olduğunu kimse söylememeli, alın teri ile yaşayan insanlar yaşamını bu sayede sağlar.
Bazen çocuklar anne ve babalarının fakir olmalarından yakınırlar. Onlarla birlikte göründüklerinde utanırlar ama utanmak yerine gurur duymaları gerekmektedir. Oysa insanlar çalışarak kazandıkları paralar helaldir ve gurur duymaları gerekir. Zarar vermeden ellerinden geldiğince emek vererek kazanmışlardır. Tembellik yapan ailemiz olsa onlar ayıplanır, alkolik babamız olsa hatta zengin olmasına rağmen herkes dalga geçer.