Birinci Dünya Savaşı’nın ardından yenilgi ile ayrılan Osmanlı, elindeki toprakların parçalanması önlemek ve kalan topraklarının bütünlüğünü korumak için hazırlıklara başlamıştır. Bu mücadele dönemi Milli Mücadele olarak tarihe geçmiştir.
28 Ocak 1920 tarihinde ülke bütünlüğü korunması için altı maddelik bildirimin adıdır. Osmanlı Meclisi Mebusan tarafından kabul edilmiştir. Birinci Dünya savaşını sona erdiren bildirim olarak kabul edilmiştir. Bildiri Mebusan Meclisinde “Ahd-ı Milli VBeyannamesi” adıyla kabul edilmiş, daha sonradan adı değiştirilerek “Misak-ı Milli” olmuştur. Ulusal yemin olarak kabul edilmektedir.
Misak-ı Milli Kararları
Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra işgal edilmemiş bölgeler Türklere aittir.
Araplar kendi yönetimsel kararlarını kendileri karar verecekler, dilerseler kendi yönetimlerini kuracaklar.
Elviya-i Selase sınırları içine giren Kars, Ardahan, Batum’da gerekli görüldüğünde referandum gidilecek. Batı Trakya kaderini referandum ile belirleyecek.
Diğer ülkelerdeki Türklere hangi haklara tanınıyorsa Türk devletlerinde de yabancılara o haklar tanınacak.
Türk devleti İstanbul’un Marmara denizinin ve halifenin güvenliğinin sağlandığı zaman ticaret için boğazlar geçişe açılacak.