Su, yeryüzünde tüm canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için doğal kaynaktır. Dünyamızın 3/4’ü su ile kaplıdır. Temiz su kaynakları oldukça az olduğunu düşünürsek sularımızı temiz şekilde kullanmanız gerekecek. Su kaynaklarının kirlenmesi doğadaki canlıların zarar görmesine, temiz su kaynaklarının da kirlenmesine sebep olur. Su kaynaklarını korumak için gerekli hassasiyeti göstermemiz gerekmektedir.
Su kaynaklarının kirlenmesi, sadece suyun kirlendiğini göstermez. Suyun olmaması tüm canlıların neslinin tükeneceğine işaret eder. Bitkiler dahi büyüyüp gelişmek için suya ihtiyaç duyarlar. Doğaya can veren su kaynakları olmaktadır.
Su döngüsü her zaman gerçekleşir. Belli bir sıcaklıkta olan yerlerde su buharlaşarak atmosfere ulaşır. Su aynı miktarda başka yerlerde yağış olarak yeryüzüne geri döner. Suyun buharlaşması ve yağmurların yağması suyun saflaşmasını ve tatlı su kaynaklarının beslenmesini sağlar. Su kaynaklarımızın uzun yıllar boyunca kendisi koruması döngü sayesinde olmaktadır.
Sanayi, endüstriyel ve evsel atıklar: Endüstriyel atıkların sulara karıştırılması, kanalizasyonların kullanılması, tarımsal ilaçların suyla karışması durumunda kirliliğe yol açar. Kimyasal maddeler suyla karışımı sonucunda hızla yayılır. Deniz canlılarını olumsuz etkilediği gibi zarar görmeleri kaçınılmaz hale gelir. Sular deniz suyuna karıştırılmadan önce arıtma tesislerinde arıtılmaları gerekmektedir.
Biyolojik kirlilikler: Biyolojik atıkların doğaya bırakılması yeraltı su kaynaklarına karışarak temiz su kaynaklarını kirletmektedir. Barajlarda kullanılan sulardan dolayı su kaynakları kirlenerek doğamız zarar görmektedir.
İnsanlar: Çevremize karşı duyarlı olmamız gerekmektedir. Elimizdeki çöpleri denizlere atarak çevremizi kirletmemeliyiz. Denizlerimizi temiz tutmalıyız, su kaynaklarımız zarar görmemelidir.